11 Ağustos 1936 tarihli Kurun gazetesini eline alanlar ülke haberleri köşesinde mütevazi bir girişle Eflani’de Atatürk için güzel bir anıt haberini okumaya başladılar. “Zonguldak’ın bu güzel nahiyesinde her gün yeni bir bayındırlık eseri görülüyor” cümlesi ile devam eden haberin en önemli özelliği ise yapılan anıtın o dönemin Zonguldak vilayeti sınırları içindeki ilk Mustafa Kemal Atatürk anıtı olmasını bildirmesidir. Bu anıtı dikmek şerefinin ilk önce Eflani nahiyesine nasip olması ayrıca bir övünç kaynağıdır.
Safranbolu ve kendisine bağlı Eflani Türkiye’nin ilk illerinden Zonguldak’a 1927’de bağlanmışlardır. Eflani Safranbolu’ya bağlı nahiye özelliğini ilçe olduğu 1953 yılına kadar sürdürmüştür. Eflani’nin Safranbolu’ya bağlı olduğu 1935 sonunda Eflani’ye nahiye müdürü olarak atanan Fikret Güngör gayret ve çalışkanlığı ile dönemin gazetelerine haber olmuştur. İşte bu haberlerden biri dikkatimizi çekmiştir. Buna göre günümüzde Eflani Belediyesi ve Taşhan arasında bulunan, eskiden ise nahiye hükümet binası önündeki araziye park çalışması başlatılmış; Fikret Bey üzeri yıllardır enkaz dolu olan ve metruk haldeki meydanlığı zarif çiçek dikme yerleri, iki beton havuzu ile bir park haline getirmiştir. Kendisinin de “amele” gibi çalıştığı Atatürk büstünü parkın ortasında bir kaide üzerine konumlandırmıştır.
Açılış için hazır hale gelen tören alanına Safranbolu Kaymakamı İhsan Kaya, ceza hâkimi Rafet Bulut ile birçok kişi geldiler. Halkın coşkulu tezahüratları arasında tören alanına gelinerek İlçebay [öztürkçe ifadelerin sıklıkla kullanıldığı o günlerde kaymakama İlçebay da denirdi.] İhsan Kaya kısa ve veciz bir konuşma yaptıktan sonra kurdeleyi kesip düzenlenen Cumhuriyet Bahçesi’nden içeri girdiler. Büyük bir bayrakla örtülü Atatürk heykeli, binlerce kişinin katılımıyla önce İstiklal marşı söylenerek nahiye müdürü Fikret Güngör ve arkadaşları tarafından açıldı. Kurun gazetesine haberi servis eden Celal Salih Güney açılışı şu şekilde betimlemişti: “…kurtarıcının [Atatürk] birdenbire beliren siması karşısında çok heyecanlanan halk şeflerini şiddetle alkışladılar ve (yaşa, varol) büyük atamız diye dakikalarca bağırdılar. Anıtın önünde yer alan genç müdür uzun fakat çok canlı ve beliğ bir hitabet ile kısa bir mazinin tarihçesini yaptıktan sonra şefin Türklüğün yükselmesi yolundaki yüksek hizmetlerini saydı. Ve çok alkışlandı. Safranbolu Halkevi namına söz alan Öğretmen Fuad Edip ve Nüfus katibi Hasan da söylevlerini verdiler ve alkışlandılar.” Parti ve halkevi temsilcileri ile ilçe yönetim kurulu başkanı Kadri Bey anıt kaidesine çelenk koyarak, okuma odasındaki ziyafete katılmışlardır.
“Ay ışığında latif bir manzara gösteren geniş Eflani ovası sabahlara kadar çınladı. Önlerinde davul zurna ve saz takımı olan halk gruplara ayrılarak sabaha kadar eğlendiler.” Eflanililer o gün Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün büstünü açtıklarında bağlı oldukları vilayet Zonguldak sınırlarında dikilen ilk Atatürk büstüne ev sahipliği yapmanın gururunu yaşamışlardır. Başka bir ifadeyle de Karabük’ün ilk Atatürk büstü…
Bu gazete haberinin peşine düşmeden önce bölgemizin değerli araştırmacılarından İbrahim Kekeç Bey ile Zonguldak’ta başka bir yerde daha eski bir anıt olabilir mi diye istişarede bulunduk. Gazete haberini teyit ettikten sonra anıtı görmeye gittik. Dönemin nahiye hükümet binası önündeki anıt elbette hükümet konağı önünde olacağını umarak Eflani’ye vardığımızda Hükümet binasının da büstün de yenileme için yıkıldığını görünce üzüntümü anlatmaya galiba Eflani’nin latif ovaları yetmeyecektir. Ancak aradığımız büst bu değildi! Durumu anlamak için anıtın ilk yapıldığı belediye binası önüne vardığımızda ise gazete haberindeki büstün aynısını parkta bularak doğru yerde olduğumuzu da anladık. Park alanında bazı değişiklikler olmuş, büstün kaidesi değişmiş ama büst orijinalliğini koruyarak günümüze ulaşmıştır. Eflanililer farkına varmadan tarihe tanıklık etmenin sevincini yaşarken; güzel sanatlar ve cumhuriyet tarihi açısından Eflani’ye bir turistik ziyaret noktasının daha ekleneceğini de umuyoruz.
Gerçek insan boyutundan büyük ancak Atatürk’e benzerliği ve özeni ile dikkati çeken büstü incelemeye başladığımızda büstün arka yan kısmında heykeltıraşın imzasını gördüğümüzde sevincimiz hayranlığa dönüştü. Çünkü Cumhuriyet tarihinin ilk ve özel heykeltıraşlarından birisi olan Kenan Yontunç imzasıydı bu. Kenan Beyin sanatını ve değerini anlatabileceğimiz en veciz olay şöyle gerçekleşmişti:
Kenan Bey Ankara’da kayınpederi de olan Kazım (Sevüktekin) Paşa’nın evinde 1928’de bir toplantı nedeniyle bulunan Gazi Mustafa Kemal ile karşılaşır. Gazi, akşam saat 21.00’den sabahın 06.00’sına kadar aralıklı olarak Kenan Bey’e poz vermiştir. Büstü bittikten sonra da büste bakarak “İşte bu benim” demesi efsaneleşerek günümüze kadar ulaşmıştır. İşte Eflani’deki Atatürk büstü böyle mahir bir sanatçının elinden ve Zonguldak’ın (Karabük’ün de) ilklerinden birisi olarak kayda geçmiştir.
Kenan Yontunç (1904-1995)
Mehmet Kütükçüoğlu
Kaynaklar